24 Ocak 2011 Pazartesi

Haftasonu Değerlendirmesi


Galatasaray dün TT Arena'da ilk resmi maçına çıktı. Güzel oyundan çok skor ve yapılanma sürecinin gidişatı önemli Galatasaray için. Öncelikle söylemeliyim ki, maça Galatasaray taraftarı hem tepkisiyle hem desteğiyle damgasını vurdu. Galatasaray zaman zaman bocaladı, zaman zaman saldırdı ablukaya aldı. Genel anlamda çok iyi bir performans göstermedi ancak galibiyete uzanmasını bildi ve mücadelenin her bir dakikasında ciddi anlamda savaştı. Stancu'yu gerçekten çok beğendim. Baros'un yokluğunda oldukça iyi iş yapacağını düşünüyorum. Yekta ve keza Kazım'da oldukça iyi uyum sağlayacak gibi görünüyor. Kazım dün azcık daha dikkatli olsa gol bulması işten bile değildi. Hele ilk yarıda 2 pozisyon üst üste topu ıskalaması ancak konsantrasyon eksikliği ile açıklanabilir. 
















Galatasaray raylardan çıkan bir tren gibi tekrar raylara oturmaya, düzene istikrara ve başarıya ulaşmaya çalışıyor. Bu sene kimsenin şampiyonluk beklediği yok zaten ama ilk 4'e giremeyen bir Galatasaray'ın ne olursa olsun iyi yolda olduğu düşünülemez. Daha önce de belirtmiştim ilk 3-4 hafta çok kritik Hele haftaya Bursa deplasmanında alınacak bir 3 puanla takım iyiden iyiye morallenip ivme kazanır, umudum o yönde. Beklediğimiz tek şey mücadeleyi 1 dakika olsun bırakmayan 90 dakika savaşan bir takım, zaten bu takım savaşmayı öğrendikçe her şey Galatasaray için çok daha güzel olacak.

Galatasaray iyi yolda,hırslı ancak savunma zaaflarına dikkat!


















Beşiktaş evinde Bucaspor önünde tam anlamıyla oyunu avucunda tuttu. 90 dakika golü arayan güzel futbol isteyen Schuster 5-1'lik galibiyetle 2. yarıya merhaba dedi.Güzel futbol, iyi mücadele ve yıldız oyuncular seyrine doyulmayacak bir takım hayali kuran Beşiktaş seyircisini mest etti adeta. Beşiktaş hakkında teknik-taktik analiz yapacaktım ancak Noat Samisa bu konuda her zaman ki doyurucu ve nitelikli analizlerine bir yenisini eklemiş. Teknik-Taktik analiz için sizi Şöyle Alalım...

Beşiktaş, takım olma yolunda daha çok başlarda olsa da güzel futbol oynuyor, coşup coşturuyor!..























Trabzonspor 2.yarıya 5 puan önde başladı. Sezonun ilk yarısındaki göze hoş gelen futboluyla şampiyonluğunen büyük favorisi olduğunu göstermişti. Ankaragücü önünde çok istedi, çok saldırdı ancak 1 puana razı oldu. Çok gol kaçırdı, istekli arzulu oynadı ancak olmayınca olmuyor derler ya, o misal bir maç izledik. Ankaragücü'nde Bora Körk'ü ayrı bir yere koymak lazım bence. Birde Ümit Özat'ı. Genç hoca neredeyse bütün maç tesbih çekerek totem yaptı resmen. Kimi zaman da başını öne eğip dua okudu. Trabzonspor belki Bursaspor'un da berabere kalması ile puan farkını korudu zirvede ancak, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray kazanarak kapattı haftayı. Trabzon hafta içi Beşiktaş hafta sonu ise Fenerbahçe ile oynayacak. Trabzonspor alacağı 2 mağlubiyetle ilk yarıda süregelen ritmini tümüyle yitirebilir. Nispeten tecrübesiz kadrosu Trabzonspor'un artık iyiden iyiye şampiyonluk stresine girdiğini gösteriyor. Evet Trabzon büyük bir şehir, şampiyonlukları var ama şu anda Trabzon forması giyen oyuncuların hemen hemen hepsi bu hususta malesef ki çok tecrübeli değiller.

Önümüzdeki 1 hafta içinde oynayacakları 2 büyük maç Trabzonspor için sezonun gidişatını büyük ölçüde etkileyebilir..




0 yorum:

Sporx.com Yazıları

Twitter


Blogger tarafından desteklenmektedir.

İLETİŞİM